20 Haziran 2007 Çarşamba

"Rüştü, misilleme ve Cumhuriyet etkisi"


"Rüştü, misilleme ve Cumhuriyet etkisi"

Güven TANER

Star Gazetesi

Geçen yıl bu vakitler Fenerbahçe başkanlığından ayrılacağını açıkladığı bir dönemde, Beşiktaş ile söz kesmiş Tümer''i transfer etti Aziz Yıldırım Onun evinde gerçekleştirilen transferin derindeki amacı başkanlığa döneceğini üstü kapalı ifade ederek başkalarının başkan adayı olmasını önlemekti. Bu asıl hedefi gizleyebilmek için de transferi Fenerbahçe''den ayrılmış Nobre''’nin gidişine bir misilleme gibi gösterdiler.
Askerlik vakti geldiği için, Beşiktaş''a 300 bin dolar artı maç başı sıradan bir miktara söz veren Tümer çok kazançlı çıktı bu işten. Tiko para 1 milyon 500 bin avro aldı. Onun bu yaptığı bir söz verişten dönme yönünden sevimsiz olsa da bir profesyonelin davranışı olarak yerindeydi.
Bu yıl benzeri durum Rüştü için yaşanmakta.
Ancak transferin amacı ne misilleme ne başkanın özel bir durumu.
Fenerbahçe''nin Tümer''in futboluna gereksinmesi yoktu. Beşiktaş''ın Rüştü kapasitesinde bir kaleciye gerçekten gereksinmesi var.
Çünkü Runje''yi göndermesi gerekti. Zira o buz adam, Beşiktaş topluluğuna sıcak bakmıyordu. Yarın kalede bir büyük hata yapması taraftar ile kapışmasına yol açar ve ortalık toz duman olurdu. Bu riske girilmezdi.
Runje''den gelecek bonservis parası ile kendisine ödenecek miktarın toplamı, Rüştü''ye iki yılda ödenecekten az. Rüştü''nün gelmesi sportif ve moral katkı yaparken, ekonomik yıpranma yaratmayacak Beşiktaş''a. Ve bir yandan da bir yabancı kontenjanı açacak. Bu da Beşiktaş için çok önemli. Zira ihtiyaç duyduğu adamları yurt içinden alma olanağı yok
Tümer nasıl sözünden döndü, iki misli para kazandı ise; aynı tutumla Rüştü de sözünden dönerek iki misli para kazanacak.
Tümer Beşiktaş''ta kalsa idi Fenerbahçe''de oynadığı dönemdeki kadar verimli olamazdı. Zira Beşiktaş için heyecanları bitmişti.
Rüştü''nün de durumu benzer. Onun Fenerbahçe ile duygu bağı var ama bu duygu iki boyutlu. Hem sıcak, hem soğuk Taraftarca dövülmek, dövenleri kulüp üyesi görmek, şampiyonluk töreninde taraftarca anımsanmamak, üçüncü kaleci tanımlamasını sokulmak onu soğutan nedenler. O da Beşiktaş''ta taze heyecanlarla yeniden doğacak.
Rüştü transferi bir de "Fenerbahçe Cumhuriyeti gücünün" özel ilişkilere ve ağırlıklı olarak "ekonomiye" dayandığını kanıtladı.
Cumhuriyetleri sistem yönetir. Sistem "bir kişinin duyguları ve hırsına bağlı kalırsa" Cumhuriyet ağırlığını yitirir, kaçış başlar. Bireyler, "birey yönetiminden kaçarak" gider, huzurlu bir ortama sığınır. Tuncay da sanırım bu nedenle gitti.
Aziz Yıldırım, Rüştü''ye sözünden döndü diye hiç kızmasın. Bu işi o da "Başkanlığı bırakıyorum" sözünden dönerek en az iki kere yaptı!
Tümer''e kızdı mı?

Hiç yorum yok:


http://bjktaraftarproje.com/